Selâmunaleyküm değerli okurlarım,
Bu yazımda yaşanan hayatların, günümüz konuşmalarına değineceğim.
Elbetteki insanların bir çok fikirleri, hayalleri ,beklentileri vardır , benim ön plana müslümanları alarak konuma açıklık getirmek istiyorum.
Yaratıcımız bizleri başı boş yaratmadığını Kuran’da bizlere haber veriyor .
İnsanları ve cinleri de neden yarattığını da bildiriyor, yanlız beni rab olarak,
yanlız bana kulluk edin. Cinlerin kayıp alemi olduğundan konumuz, müslümanlar nasıl görüyor ,nasıl anlıyor ,nasıl konuşuyorlar, dilimizin konuştuğunun hesabını yapıyor, ne dediğimizi duyuyormuyuz ? Hakikatten ağzımız dilimiz var diye , her şeyi konuşabilirmiyiz , konuşurken bir düstürümüz, bir ölçümüz olması gerekli değil mi?
Arkadaş, komşularımızla bir araya gelip konuştuklarımız , yolda araba, otobüs, metro ,parklarda nasıl konuşuluyor? Argolu belden aşağı şeytanın nefislere üfleyip fısıldayıp konuşturduğu konuşuklar, kahkahalar, gürültüler müslümanlara yakışıp yakışmadığına aldırış etmeden ağzı olan konuşuyor. Bu öyle bir hal aldı ki , daha dokuz on yaşlarında olanlarda bile sık sık görülür hale geldi. Bunun yanında arsızlık ,hayasızlık, saygısızlık akla gelen her çürüm işlenir hale geldi , kimse hiç kimsenin umrunda olmamaya başlandı halbuki Allah cc kitabında şöyle buyuruyor ;
(And olsun ki biz insanı yarattık, onun nefsinin ne fısıldadığını da biliriz çünkü biz ona şah damarından daha yakınız .KAF. su. ay. 16)
Yani biz Müslümanlar öyle nefsimizin fısıldadığı gibi konuşma hakkına sahip değiliz , konuşursak o zaman her konuştuğumuzdan sorumluyuz, zira ağızdan çıkan sözlerin geri dönmesi mümkün değildir. Müslüman mümin boş konuşmamalı ,bilgiye tercübeye dayalı net ,doğru olduğu tescil edilmiş olanları konuşmalı ,bunun için bilgi kaynağı olan kitabımız Kuran’dan bilgi sahibi olmamız aciliyet , aynı zamanda mecburiyettir , yani Kuran’a dayanan bilgi olmalıdır , öyle uydurma rivayetler ,masal ,hurafelerden arınmış olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.
Bunun için konuştuklarımızı iyi seçmemiz , yanlış mesnetsiz konuşanları uyarmamız lâzım. Bir çok yerlerde, mekânlarda öyle boş konuşmalara şahit oluyoruz ki , Allah muhafaza insanın kulaklarını tıkayası geliyor , ne yazık ki bu konuşanlarda müslümanlığı kimseye bırakmıyorlar.
Evet değerli okurlarım bu durumu iyi anlamamız ,iyi analiz etmemiz lâzım, ona göre konuşmalarımızı Kuran Ayetlerine uygun olarak konuşmamız, bu düstura uymayanlardan uzak durmamız lâzım, böyle destursuz, mesnetsiz konuşanları uyarmalıyız, bu şekilde yaşayanlar ancak müslüman olabilirler ama asla mümin sıfatını almış olmazlar.
Müslümanlar Allah cc dini Kuran’ına uyarak iman edip,ameli salih işleyerek hikâye ,masal, hurafe ,gelenek kırıntılarından arınmış bir hayat yaşamakla mümin sıfatına yükselmiş olunuyor , buda Kuran’ı hayat nizamı olarak hayatın yaşamın her anıyla yaşamak lâzım ,Kuran’ın geliş amacı da budur o zaman şu ayeti kerimelerle dikkat çekelim ;
( Bu Kuran her hükmü mutlak doğru sınırsız ilim ve kudret sahibi olan Allah tarafından yaradılışınızın amacını bildirmek ve O’na uygun hayat nizamını yaşamaya davet için indirilmiştir . ZUMER.su.ay.1/2)
O zaman boş boş konuşma yerine Kuran ‘a uyup Allah cc itaat edip razı olacağı şekilde yaşamak gerekiyor.
Şunu da ifade ederek yazıma devam etmek istiyorum. Tabii ki insanların, müslümanların iradeyi cüziyelerine seçimlerini de yapma yaşama hakkına sahiptirler, bunun bir mükâfatı ,bir bedeli var olduğunu da akıldan çıkarmamak lâzım, ömür öyle sandığımız gibi uzun değil ,çocukluk, gençlik, yaşlılık derken hayat sona eriyor , bazen de kısa yaşlılığa ermeden de ömür bitebiliyor. Bakalım bizi yaradan bu duruma ne buyuruyor;
( Ansızın hiç farkına varmadığınız sırada size azab gelmezden önce, Rabbinizden size indirilenin en güzeline, Kuran’a uyun . ZUMER. Su.ay.55 )
(Her kim (kimler) Rahmanın zikrinden (Kuran’ından) körlük eder görmemezlikten gelir’seler biz o na (onlara) şeytanı musallat eder ,artık o ona (onlara) arkadaştır . ZUMER. Su. ay. 36)
( Kesinlikle o şeytanlar (şeytanlaşmışlar) onları yoldan çıkarırlar, onlar ise doğru yolda olduklarını sanırlar . ZUHRUF. su. ay. 37)
Demek oluyor ki müslümanlar kime ,kimlere uyup yaşıyor ,konuşuyorlar bunu akıllıca düşünerek ,neticeye karar verip yaşamaları gerekmektedir.Etrafımıza bakıp müslümanım diyenlerin Kitaba uymayan kitapsızlık hallerine üzülerek şahit oluyor kahroluyoruz , evet Allah cc’ dan hidayet diliyoruz fakat Allah cc herkese akıl, hür irade vermiş, isteyen cennete hazırlanır ,isteyen cehenneme. Hayırlı işler dileriz…..
Benim dileğim odur ki ,kitabımıza uygun yaşayıp, cennetlik olsunlar. Bu boş boş konuşuklu hayatları yaşayanlara, bir kaç ayeti de hatırlatmak istiyorum ;
( Şeytan böylelerine boş vaatlerde bulunur ,onları boş kuruntularla oyalar, şeytanın vaatleri akıllarını karıştırıp aldatmaktan ibarettir ,şeytanın (ve şeytanlaşmışların) peşinden gidenlerin varacağı yer cehennemdir, oradan bir çıkış yolu yoktur. NİSA. su.ay. 119/121)
Buna paralel bir hatırlatma yapmak ,bu gibiler çok geçmeden akıllarını başlarına alsınlar.
( Yüzlerini (cehennem) ateşinden bir yandan bir yana döndürüleceği gün, keşke Allah’a ve Resulüne itaat etseydik diyecekler , yine şöyle diyecekler ey Rabbimiz biz önderlerimize uyduk itaat ettik de bizi yoldan saptırdılar ,ey Rabbimiz onlara iki kat azab ver ve onları büyük bir lanete uğrat .AHZAB.su.ay. 66/68 )
( And olsun ki size öyle bir kitap indirdik ki bütün Şan ve Şerefiniz ondadır , hâlâ düşünmeyecek ,anlamayacak ,akıllanmayacakmısınız. ENBİYA.su.ay.10)
( Allah’ı unutan ,bu yüzden Allah’ ında onlara kendilerini unutturdu ,bu kimseler gibi olmayın, onlar yoldan çıkmış kimselerdir. HAŞR.su.ay. 19)
Selâm ve Dua ile
