
Allah katında zamanın mahiyeti nedir?
SORU: İnsan Suresi 1. Ayette ” İnsan üzerinden o kadar uzun bir süre geçmiştir ki hatırlamaya bile değmez.” kısmında bizim için uzun olan zamanın Allah indinde çok kısa ve ehemmiyetsiz olduğunu mu anlatıyor?
CEVAP: Elbette Allah için zaman kavramı söz konusu değildir. O zaman ve mekânla sınırlı değildir. Zamanla sınırlı olan yaratılmışlardır. Yaratan için zamanın bir önemi yoktur. O ezelidir ve ebedidir. Ancak konuyu, bahse konu olan ayetleri okuyarak irdelemeye çalışalım:
“İnsanoğlu, var edilip bahse değer bir şey olana kadar, şüphesiz, uzun bir zaman geçmemiş midir?”
“Doğrusu Biz; insanı katışık bir damla sudan yaratmışızdır. Onu deneriz. Bu sebeple onu, işitici ve görücü yaptık.”
“Gerçekten Biz; ona doğru yolu gösterdik. Buna kimisi şükreder, kimisi de nankörlük.” (İnsan 76/1-3)
İnsan kendisini yaratanı, yaratılmış olan diğer nesneleri ve yaratılış amacını görmezlikten gelerek kendisini hayatın ve kâinatın merkezine koyup, haddini bilmez bir anlayış içine giriyor. Allah da ona haddini bildiriyor.” Sen daha bahse değer bir durumda değilken, henüz insan diye bir varlık yaratılmamışken çok uzun bir zaman geçti. Biz bu kâinatı dilediğimiz gibi yaratıp döşedik tezyin ettik. Senden önce kimler gelip geçti. Senin bunlarda ne bir dahlin ne de bir bilgin vardır. Gün geldi seni de topraktan, kara balçıktan yarattık ve insan suretine koyup can verdik. Görecek göz işitecek kulak ve düşünüp anlayacak akıl verdik. Sonra neslini bir damla katışık sudan, yani sperm ve yumurtadan oluşan bir nutfeden sağladık. Sorumlu tutmak için de işiten ve gören bir özellik verdik. Bununla da kalmayıp biz ona doğru yolu gösterdik. Buna rağmen kimisi buna şükredip haddini bilirken kimisi de bunların hiç birisini görmeyip kendini hayatın gayesi sayarak nankörlük eder bir durumdadır. İşte bu noktada önüne şu manzara konulmaktadır:
“Doğrusu biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık.
Kuşkusuz iyiler de karışımı kâfûr olan dolgun bir kadehten içerler. Bu Allah’ın iyi kullarının istedikleri yere akmasını sağlayarak içebilecekleri bir pınardır. O kullar, şiddeti her yere yayılmış olan bir günden korkarak verdikleri sözü yerine getirirler. Onlar; yoksula, yetime ve esire seve -seve yemek yedirirler. Biz; sizi, ancak Allah rızası için doyuruyoruz. Sizden bir karşılık ve teşekkür beklemiyoruz.” Derler. (İnsan 76/4-9)
Böylece Allah, insanın ne olduğunu, ne olması gerektiğini ve sonucunun nasıl olacağını bu fotoğrafla gözünün önüne koymaktadır.


