Değerli okuyucularımız!
Sizlerle olan beraberliğimizin 37. Yılını geride bırakarak yeni bir yıla girmek üzereyiz. Şimdiye kadar olan beraberliğimizden herhangi bir rahatsızlık duymadık. Öyle umuyoruz ki bundan sonra da bir sıkıntımız olmayacaktır. Bu zaman içerisinde bildiğimiz doğruları paylaşmaya; yanlışlarımız olduğunda ise elbirliği ile düzeltmeye çalıştık. Bundan sonrada bu hukukumuzun devamı için elimizden geleni yapmaya çalışacağımızdan emin olabilirsiniz. Şüphesiz her insan, siyasi sosyal, dini ve tarihi bir şeyler bilir. Bizim önemsediğimiz ise, bilgilerimizi birleştirerek zenginleştirmek, birlikte muhakeme ve mukayese yaparak ortak bir düşünce ortaya koyabilmektir. “Bin bilsek de bir bilene danışıp” onun bilgisini de bilgimize katarak bin bilenden bir adım daha önde olabilmektir. Bunun için yazarlarımızın engin tecrübeleri ile üretmiş oldukları yazılarını sizlerle paylaştığımız gibi; yurtta ve dünyada üretilenlerden ulaşabildiğimiz doğruları da sizlerle buluşturmak için çalışıyoruz.
Bu amaca matuf olarak bir takım sıkıntıları aşabilmek için dergimizde küçük bir değişiklik yapmayı gerekli gördük. Dergimizin ismini “İktibas çizgisi” olarak revize ettik. Aynı yayın ekibi ve yazar kadromuzla çizgisinden bir sapma olmadan Allah’ın izni ile yolumuza devam ediyoruz. Bu değişikliği bu sayımızın künyesinde görmeniz mümkündür. Yılbaşından itibaren sizlerden gelecek fikirleri de dikkate alarak dergimizin iç ve dış dizaynı ile ilgili yeni bir düzenleme yapmayı da düşünüyoruz.
Bu çalışmaya bağlı olarak sitemizi de yeniledik. Eskisinden çok daha kapasiteli, kullanışlı ve kolay erişilebilir bir site olarak düzenledik. Sitemizin ismini de dergimize bağlı olarak bundan böyle “İktibas Çizgisi” olarak göreceksiniz. Beğeneceğinizi umuyoruz. Bununla beraber gelecek eleştirilerinize açık olduğumuzu şimdiden bilmenizi isteriz. Bütün derdimiz, sizlere daha iyi hizmet verebilmek için olduğundan emin olabilirsiniz.
Değerli okuyucularımız!
İnsanlık tarihi boyunca doğrular insanlığın ortak değerleridir. Bu değerlere ulaşabilen, farkında olan herkes alır ve ondan istifade eder. Fakat hiç kimse bunları tekeline alamaz. Sahibi olduğunu iddia edemez. Miras olarak sahiplenemez. Resulullah’ın diliyle : “Hikmet müminin yitiğidir bulduğu yerde alır” şeklinde ifade edilmiştir. Yayın hayatımız boyunca doğruların söylenilmesinden, bilinip tanınmasından ve yaygınlaştırılmasından yana olduk. Bunları sadece biz söyleyelim düşüncesinde olmadık. Müslümanlarla birlikte koro olarak söyleyip kitleler olarak yaşayıp hayata geçirelim istedik. Bu anlayışımızı değiştirmek için de bir sebep görmüyoruz. İnanıyoruz ki bir çiçekle yaz gelmez. Bir omuzla bu yük kaldırılamaz. Bu yükün altına konulacak milyonlarca omuza ihtiyaç vardır. Gerek tebliğ için gerek tatbik için bu böyledir. Bunun farkında olarak hayatı yaşamanın şuurunda olmak zorundayız.
Değerli okuyucularımız!
Çevremize kısa bir göz attığımızda şunu görüyoruz: yeniler bu mesuliyetli işin farkında değil. Eskilerin ise bir kısmı kanaralaşmış, bir kısmı kanıksamış/ “belli bir doygunluğa ulaşmış” bir kısmında da “metal yorgunluğu” oluşmuş. Bu arada kulvar değiştirenler, kayıp gidenler olduğu gibi; istisnalar olarak yerini koruyanlarımız da vardır elhamdülillah. İstisnasız ümmetin tamamına diyoruz ki:
“İman edenlerin Allah’ı anma ve O’ndan inen Kur’an sebebiyle kalplerinin titreme zamanı daha gelmedi mi? Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir.” “Biliniz ki Allah yeryüzünü ölümünden sonra diriltir. Belki aklınızı kullanırsınız diye size ayetleri böyle açıklıyoruz.” (Hadid 57/16-17)
Bu nedenle hepimizin mesuliyeti büyüktür. Bu yükün altından kalka bilmek için Oturup düşünmeye ihtiyacımız vardır. Rabbimiz onlarca ayetinde:” Hala düşünmeyecek misiniz? Hala anlamayacak mısınız? Hala akletmeyecek misiniz? İfadelerinin ardından:
“Andolsun, size öyle bir kitap indirdik ki, bütün şan ve şerefiniz ondadır. Hâlâ akıllanmayacak mısınız?”(Enbiya 21/10) İkazında bulunuyor. Bu rahmet yağmuruyla dirilmeye talip olalım ki Allah da vadini yerine getirip ölü toprağı dirilttiği gibi bizleri de diriltip mücadele için saf tutma şerefine eriştirsin!..
Değerli okuyucularımız!
Yine bu sayımızda gündemin nabzını tutan ayın yorumunu, gündeme uygun kavram yazımızı, Yazarlarımızın sizler için hazırlamış olduğu özgün yazılarını, okuyucularımızdan gelen soruların cevaplarını, sizlerin okumanızda yarar umduğumuz alıntı yazılarımızı, sanat edebiyat sayfamızda edip ve şairlerimizin yazı ve şiirlerini, gündeme ilişkin basından derlediğimiz ve sizlerle paylaşmakta yarar umduğumuz köşe yazılarını, bu ayın önemli gördüğümüz haber başlıklarını sizlerin istifadesine sunuyoruz. Zevkle okuyacağınıza inanıyoruz.
