Genel

İdeal kul olabilmek (2)

Doç. Dr. Ahmet Abay-aawsat

Kur’an’a göre ideal kulluk nedir sorusunun cevabını aramaya çalıştığımız bu yazılarımızda geçen hafta meselenin temelini oluşturan inanç boyutunu ele almıştık. Bu yazımızda ise meselenin hayata yansıyan ahlaki ve pratik-ameli yönüne değineceğiz.

Bu kulluk, çıkılan yolda karşılaşılan her türlü sıkıntıyı göze almayı gerektirir: İnsanların çoğu çıktıkları yolda sıkıntılarla karşılaştıklarında direnemez vazgeçerler. İsrailoğullarının bu konuda Hz. Musa’ya yaşattıkları malumdur. Her şart ve ortamda sızlanmışlar isteklerini gerçekleştirmek adına bedel ödemeleri gerektiği ifade edilince de “Sen ve Rabb’in gidin ve onlarla kendiniz savaşın, biz burada oturup bekleyeceğiz!”[1] dediler. Oysa ideal kulluğu gerçekleştirmek için çaba gösterenler böyle davranmadılar. “İnsanlar onlara; ‘Düşmanlarınız size karşı ordu hazırladılar, aman onlardan kendinizi koruyun.’ dediklerinde, bu tehdit onların imanlarını artırmış ve “Hasbunallah veni’me’l-vekil/Allah bize yeter. O ne güzel vekildir!”[2] demişlerdir.

İdeal kul olsun diye Hz. Lokman oğluna tavsiyelerde bulunurken de aynı hususu şöyle tavsiye ediyordu: “Yavrucuğum! Namazı dosdoğru kıl, insanlara iyiliği emret, kötülükten sakındır ve bu uğurda başına gelebilecek belâ ve musibetlere karşı sabırla göğüs ger! Şüphe yok ki bunlar, büyük bir gayret ve kararlılıkla yapılması gereken işlerdendir.”[3]

Bu kulluk, bencilliği değil paylaşmayı gerektirir: İnsanlar, genelde bencil ve cimridirler. Daha çok kendi menfaat ve çıkarlarını düşünürler. Fakat gerçekten iman edenler böyle davranmazlar/davranamazlar. Çünkü inanırlar ki, kendilerine verilen mallarda ihtiyaç sahiplerinin de hakkı vardır[4] ve kendilerine verilen bu mallarla denenmektedirler. Kendilerine verilen nimetlerin şükrünü eda ederlerse daha da arttırılacağını bilirler.[5] Bu iman ve teslimiyet onları, kendi ülkelerine göç eden muhacirleri kendi canları gibi sevmelerine ve onlara fazladan verilenden dolayı içlerinde en ufak bir kıskançlık, bir burukluk duymamalarına hatta kendileri ihtiyaç içinde olsalar bile, daha muhtaç durumda olan mümin kardeşlerini kendilerine tercih etmelerine[6] neden olur.

Bu kulluk, mütevazı olmayı öğretir: Allah’a hakkıyla kulluk yapmaya karar verenler ona secde etmekten çekinmezler. Gönülden boyun eğip ona ibadet etme hususunda büyüklenmezler. Zira “Rahmânın kulları yeryüzünde kibir ve gösterişten uzak, son derece ağırbaşlı, saygılı ve alçakgönüllü olarak yürürler…”[7] Gecelerini de kibirden uzak bir halde Allah’a kıyam ve secde ederek[8] geçirirler. Çünkü gerçek anlamda Allah’ın ayetlerine iman edenler, kendilerine bu ayetler tebliğ edildiği zaman derin bir hayranlık ve saygıyla secdeye kapanır ve asla kibre kapılmadan, Rab’lerini övgülerle anıp yüceltirler.[9] O’na kulluk etme hususunda kibre kapılmazlar. Kazandıkları bu tevazu diğer insanlarla olan muamelelerine de yansır. Çünkü bilirler ve inanırlar ki  gurura kapılıp da, insanları küçümseyerek onlardan yüzünü çevireni ve yeryüzünde çalımlı çalımlı yürüyüp gurura kapılarak başkalarına karşı büyüklük taslayanı Allah sevmez.[10]

Bu kulluk, dengeli/vasat olabilmektir: İnsanoğlu genelde uçlarda gezmeyi sever. Vurunca öldürür. Hâlbuki bizden istenen her alanda dengeli ve ölçülü olmaktır. İnfak edip harcama yaparken kavam olmak/gereği kadar harcamak,[11] yiyip içerken israf etmemek[12] hatta öldürürken bile haddi aşıp aşırı gitmemek[13] istenir. Bu yüzden ideal kulluğu gerçekleştiren ümmet, vasat/dengeli[14] bir ümmet olarak nitelenir.

Bu kulluk, ahireti dikkate almayı sağlar: Ahirete imanın en büyük faydası, bu dünya hayatını düzenlemesidir. Ahirete iman edenler, dünya hayatında sorumsuzca davranmazlar. Bilirler ki insan başıboş bırakılmamış ve yaptıklarının hesabını vermekle yükümlüdür. Bu hesap verme neticesinde her kim ateşe atılacak olursa, o perişanlığa mahkûm edilmiştir ve işlediği zulümler nedeniyle ona hiç kimse yardım edemeyecektir.[15] Çünkü Cehennem, kötü bir yurt, kötü bir durak ve azâbı çok korkunç[16] bir yerdir! Bu kötü akıbete duçar olmamanın tek yolu ahirete iman ederek, böyle bir akıbetten korkmak[17] ve ona maruz kalmamak için gereğini yapmaktır.

Bu kulluk, dünyada da ahirette de iyilik istemektir: İdeal kulluk hem dünyayı hem de ahireti dikkate almayı gerektirir. Sadece dünyayı dikkate almak ahireti kaybettirir. İbre ahiretten yana olmalıysa da dünyadaki nasibi unutmamak gerekir. Zira burası ahiretin kazanılacağı imtihan yeridir. Bu sebeple duamız şu olmalıdır: “Rabb’imiz! Bize bu dünyada da, ahirette de iyilikler ver ve bizi cehennem azabından koru!” [18]

Ve son olarak da bu kulluk, pazara kadar değil mezara kadar devam eden bir kulluktur: Kendilerine yapılan uyarıları dikkate almayıp Sakara-cehenneme atılma gerekçelerini kendileri itiraf ederken şu ifadeleri kullanmaktadırlar: “Ölüm bize gelinceye kadar, inanıp kulluk edenlerden değildik. Yoksulları doyurmuyorduk. Bâtıla dalanlarla beraber biz de dalar gidiyorduk, insanların yaptıklarının karşılığını alacakları günü de yalanlıyorduk.”[19] Oysa Allah’ın istediği gerçek ve ideal kulluğu yerine getirmek için çalışanlar bilirler ki ölüm denilen kesin gerçek kapıyı çalıncaya dek, Rabb’e kulluk ve ibadet devam eder![20]

Rabbim bizleri; “Sadece Sana kulluk ederiz; yalnızca Sana ibadet eder, bütün emirlerine kayıtsız şartsız itaat ederiz. İyiyi-kötüyü, güzeli-çirkini, doğruyu-eğriyi belirlemede, kendimize yalnızca ilâhî ölçüleri rehber ediniriz. Senden başka hayatımıza yön verecek, kurallar koyacak otorite kabul etmeyiz. Senin buyruklarına aykırı hükümler veren hiçbir güce asla boyun eğmeyiz ve ancak Senden yardım dileriz.”[21] diyenlerden eyle!
Amin.


[1] el-Mâide 5/24

[2] Âl-i İmrân 3/173

[3] Lokmân 31/17

[4] el-Meâric 70/24

[5] İbrahim 14/7

[6] el-Haşr 59/9

[7] el-Furkân 25/63

[8] el-Furkân 25/64

[9] es-Secde 32/15

[10] Lokmân 31/18

[11] el-Furkân 25/67

[12] el-A’râf 7/31

[13] el-İsrâ 17/33

[14] el-Bakara 2/143

[15] Âl-i İmrân 3/192

[16] el-Furkân 25/65-66

[17] el-İsrâ 17/57; en-Nur 24/37

[18] el-Bakara 2/201

[19] el-Müddessir 74/45-47

[20] el-Hicr 15/99

[21] Mahmut Kısa, Kısa Meal, Fatiha 1/5.

Daha Fazla

İktibas Çizgisi

İktibas Çizgisi Yönetici

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlginizi Çekebilir

Kapalı